Quantcast
Channel: Ponti
Viewing all articles
Browse latest Browse all 221

Aklımda Kalanlar : Ahmet Ümit / Sultanı Öldürmek

$
0
0
Ahmet Ümit'in "Sultanı Öldürmek" isimli kitabını ne zamandır elimde ve çantamda dolaştığını söylemeye utanacak kadar uzun zamandır okumaya devam ediyorum. Daha önceki postlarımda kitap okuma alışkanlığımı geri kazanmak istediğimi fakat odaklanma sorunumu bir türlü çözemediğimden bahsetmiştim.
Ne zaman bir kitabı elime alıp cümlelere dalsam, okuduğum bir kelimeden dahi bambaşka düşünceler türetiyor ve aklımı kitaptan uzaklaştırıyorum istemeden.

Bu kitabı bitirerek ilerleme kaydettiğini düşünüyorum gerçi ama tabi ki yeterli değil. Bazı yöntemler varmış sanırım odaklanma sorunu için onları araştıracağım.

Neyse biz kitaba dönelim. 





Ahmet Ümit'in hem sıradan hem de incelikli anlatımıyla süslü polisiye romanı olan Sultanı Öldürmek tarih severleri de kendine çekecek şekilde Fatih Sultan Mehmed'in hayatından, babasının ölümünden, özellikle İstanbul'u fethedişinden kesitler eşliğinde ilerliyor.
Ben bu romanla birlikte tarihi ne kadar sevmediğimi, ne kadar ilgilenmediğimi anladım. Gerçekten zerre kadar ilgimi çekmedi Fetih ve Osmanlı ile ilgili uzun uzun anlatılan anılar. Belki de Osmanlıya olan antipatimden dolayı oldu, bilemiyorum.
Bir daha böyle bir roman okumam sanırım.

Konusu ve içeriği ne olursa olsun bir kitabın bir insana kazandıracağı az ya da çok bir şeyler olduğuna inanıyorum. Bu bir cümle dahi olsa... 
Ben gibi tarih sevmeyen birini bile böyle etkileyip aklında duygular ve cümleler bıraktıysa, tarih seven birinin çok daha fazla zevk alarak okuyacağını düşünüyorum. Ben sadece Nüzhet ile Müştak'ın hikayesi için okudum zaten.

Sultan'ı Öldürmek'ten bana kalan ise aşağıdaki cümleler ve baş karakterimiz Müştak'ta ara ara kendimi görmenin şaşkınlığını unutmayacak olmam oldu. 
Fi tarihinde ise kitapta okuduğum bir sayfa süren anlatımı dayanamayıp şurada paylaşmıştım. Kitabın en güzel yeriydi benim için.



ALINTILAR
.................................................................................................................


"Şahane bir aşk, çoğu zaman harcanmış bir hayat demektir."
.................................................................................................................



Size yaşadığınızı fark ettiren o sarsıcı tutkudan, her şeye rağmen ruhunuzu yücelten o lezzetli mutsuzluktan, imkansızı ümit etmenizi sağlayan o gözü kara duygudan çok farklı, bambaşka bir şeydi bu. Sultanı olmadan yaşamayı bilmeyen kulun büyük açmazı... Öfkeyle de, kinle de, delice bir tutkuyla da olsa hayatınıza anlam veren o mucizevi kişinin birden yok oluşu.
.................................................................................................................



....ezim ezim ezilmem gerekirdi. Hayır, savunmanın en iyi şekli görmezden gelmektir. Herkes devekuşunu suçlar ama başını kuma gömmek bazen muhteşem bir stratejidir.
.................................................................................................................


....
"Arada bir dağıtıyoruz böyle... Ben de bu gece için böyle travesti gibi giyindim. Öyle değilim aslında... Burada gördüğünüz insanların hepsi de gay değil... Ama hepsinin üzerinde baskılar var. Bu gece baskılardan, sınırlardan, kısıtlamalardan kurtulalım, gerçek kimliğimize dönelim dedik... Kim olduğumuzu hatırlama partisi bu hocam..."
Kim olduğumuzu hatırlama partisi... Sahi kimdik biz?
....
Bir toplumun geçici olarak hafıza kaybı... Geçici olduğundan pek emin değildim ama bir hafıza kaybımız olduğu muhakkaktı. Çünkü her gelen hükümdar, her gelen iktidar, tarihi kendi çıkarına göre yeniden yazdırıyordu. Çıkarlara göre yazılan tarihin gerçeklerle hiçbir ilgisi yoktu. 
....
Dinsel ve ulusal bayramlarımızın yanına bir de kimlik bayramları eklemeliydik... Kim neye inanacaksa inanmalıydı, kim hangi dili istiyorsa konuşmalıydı, kim hangi elbiseyi giymek istiyorsa giymeliydi, kim ne yemek istiyorsa yemeli, ne içmek istiyorsa içmeliydi... Herkes kendisi gibi olmalıydı... Kendisi gibi olmak ne demekse?
.................................................................................................................



"Roller Müştakçım, roller sadece oyuncular için değildir. Modern toplumlarda hepimizin bir rolü vardır. İster benimseyelim ister benimsemeyelim, hepimiz dikte ettirilen rolü sonuna kadar oynamak zorundayız... Çoğu zaman mutluluğumuzu yitirmek pahasına da olsa o rolün dışına çıkamayız. Çıkarsak hem kendi düzenimiz hem de toplumun düzeni bozulur."
.................................................................................................................




"Babalarını öldüremeyen çocuklar hiçbir zaman büyüyemezler."
.................................................................................................................



...
Belki de bunu söylemeye hakkım yok. Sizi bahtiyar ediyorsa kapıldığınız duygunun gerçek olup olmamasının ne önemi var? İnanmak kafiydi. Tartıştıkça, düşündükçe,kurcaladıkça mutluluk zedelenir, bir yerlerinden yara alırdı...
.................................................................................................................



...
"Küçümseme, çoğu zaman iyi bir dost, delice aşık olduğumuz bir sevgiliden çok daha önemlidir."
.................................................................................................................


Sevgiler Ponti'den. 
Kitapsız günümüz geçmesin. (bu not kendime :3)





Viewing all articles
Browse latest Browse all 221

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Yildiz yükseltme


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue